Kırklareli Masaj Salonu-Ecem Hanım

Kırklareli Masaj Salonu-Ecem Hanım

Kırklareli Masaj Salonu-Ecem Hanım Eğer çarşaftaki kan izleri yetersiz görülürse gelin, babasının evinin önünde taşlanarak öldürülür. Nasıl ki Şekem kendine ilişkin olmayanı alarak hata etmişse, cinsel tecrübe yaşayan gelin de kiminle nasıl sex yapacağına kendi başına karar vererek ağır bir suç işlemiştir. (Uyanık babaların kızlarını temize çıkarmak için yatak çarşafına hayvan kanı sürdüklerini kestirmek güç değil. Öte taraftan eğer yatak çarşafı testten geçerse, kabahatlamada bulunan damat şehrin ileri gelenleri tarafınca dövülür ve gelinin babasına yüz gümüş şekel [Israil parası] ödemeye mahkum edilip gelinden boşanması yasaklanır. Yine burada da gelinin mutluluğu hiç hesaba katılmaz. Büyük olasılıkla kendinden nefret eden bir kocayla günlerini geçirmeye mahkum edilir. Ailesinin kaybolan onurunun küçük bir bedelidir.

Bakirelerle bakire olmayanlar arasındaki başlık parası değişiklıkları göz önüne alındığında. Gelinin gerdek gecesine bozulmuş olarak girdiği yönünde söylenti çıkarmanın her yerde yasadışı olmasını anlayabiliyoruz. Hammurabi’den önce gelmiş (MÖ 19OO dolayları) başka bir. Sümer hükümdarı olan Lipit-Isthar’ın yasaları, bu şekilde bir suçlama yapan erkeğin iddiasının asılsız bulunduğunun kanıtlanması halinde bir para cezası ödemesini öngörüyordu. Mesele kanıtlamanın iyi mi yapılacağıydı.

Kırklareli Masaj Salonu-Ecem Hanım

Bunun için Ibraniler ve başkaları kanlı yatak çarşafını kullanıyorlardı fakat bu evrensel bir kontrol değildi. Komşu kültürler kanın her süre kadının ilk cinsel ilişkisinden kaynaklandığına pek de ikna olmamışlardı. Hanımın seks icra ettiğinın kati kanıtı ya onu iş üstünde yakalamak yahut karnının gebelikle şiştiğini görmekti.

Erkek eli değmemiş bir hanımla evlenmek, niçin bu kadar önemliydi? Erkeklerin, çocuklarının hakikaten kendilerine ait olduklarından kararlı olmak istedikleri için zinanın yasaklanmış olmasını anlamak rahat olsa da cinsel edinim yaşamamış bir kadınla evlenmek konusunda benzeri bir gerekçe söz konusu değildir. Eğer bir hanım, evliliğinin üzerinden dokuz ay geçmeden bir çocuk doğurursa, kocasının çocuğu sahiplenmeme hakkı vardı. Fakat antik hukuk bu yönde işlemiyor, hanımların ve kızların cinsel olanaklarını engelleyerek kuralları ihlal edenleri cezalandırıyordu. Bekaret takıntısı hakkındaki açıklamalar, adamların “sıkı bir bedene” duydukları arzunun yanı sıra satın aldıkları “malın” yepyeni olduğundan kararlı olma istekleriyle sınırlı görünmektedir. Öte taraftan bekaret düşkünlüğü -pek çok kültürde günümüze kadar gelmiştir ve adamların bakir olmaması asla sorun edilmemiştir.