Kırklareli Mutlu Sonlu Masöz Miray
Kırklareli Mutlu Sonlu Masöz
Bugün mutluyum. Yeni ve hoş birisiyle tanıştım ve sanırım bu burada kalmayacak. Biliyor musun Gmeşhurk, bir şeye ulaşmak istersem o şeye ulaşıncaya kadar çok direnmeçıyımdır. Telefonunu ele geçirmenin haricinde istediğim şey, bildiğin şeklinde, onun düşüncelerinde kendime yer açmak. Ama bütün bunlardan önce ne yapmak gerekiyor biliyor musun… Bugün hava nemli ve Kırklareli Mutlu Sonlu Masöz hüzünlü, gökyüzü gri renkte, güneş ise bulutların ardında donuk ve yusyuvarlak bir leke gibi duruyor. Sabah yavaş yavaş yağmur yağmaya başlamıştı. Ğimdi ise çakan şimşeklerin elektrikleri kesmesine ramak kaldı. Havanın nasıl olduğu hiç umurumda değil, çünkü çok mutluyum.
Okul çıkışında, yağmura aldırmaksızın zorla kitap satmaya çalışan veya bildiri dağıtmaya çalışan her zamanki akbabalar vardı. Yeşil yağmurluğu ve ağzında purosu ile Roberto’nun arkadaşı da vardı, yüzünde basmakalıp gülümsemesi ile kırmızı kâğıda basılmış bildiriler dağıtıyordu. Bana da bir tane vermek için yaklaştığında ne yapacağımı, nasıl dav‐ ranacağımı bilmediğimden afallayarak baktım. Ürkek bir te‐ şekkürle oradan yavaş adımlarla uzaklaşıyordum ki, her za‐ man böyle bir fırsatın basit rahat elime geçemeyeceğini dü‐ şündüm. Telefon numaramı, bana verdiği kâğıdın arkasına yazıp geri döndüm ve kâğıdı ona iade ettim. “Ne yapıyorsun? Başkalarının yaptığı şeklinde fırlatıp atmak‐ tansa bana geri mi veriyorsun?” dedi gülerek. “Yooo hayır, Roberto’ya vermeni isterim,” dedim. Ğaşkın şaşkın, “Roberto’da bu kâğıtlardan yüzlerce var,” dedi.
Kırklareli Mutlu Sonlu Masöz
Dudaklarımı hafifçe ısırarak, “Roberto daha çok arkasında yazılı olanla ilgilenecektir,” dedim. Daha da şaşırarak, “Aa şimdi anlamış oldum,” dedi. “birazcık sonra onu göreceğim ve emin ol unutmam, veririm”. “Çok teşekkür ederim,” dedim. Yanağından usulca öpmek isterdim. Birkaç merdiven dayamıştım ki çağırıldığımı duyarak döndüm. Koşarak bana doğru geliyordu. “bu arada benim adım Pino. Tanıştığımıza memnun oldum. Sen Melissa’sın değil mi?” dedi nefes nefese. “Evet adım Melissa… Görüyorum ki kâğıdın arkasını okumak için fazla beklememişsin”. “Eeee nasıl yapsak…” dedi gülerek, “Merak akıllı insanlara özgüdür. Sen meraklı mısındır?” Gözlerimi kapatarak, “Aaah! Bununla birlikte iyi mi!” dedim. “görmüş oldun mü bak. O süre sen de akıllı bir kızsın”. Egomun açlığını gidermiş, keyiften doymuş bir biçimde merhaba verip ayrıldım.